crossorigin="anonymous"></script>
Dostlar sabah 6.15 gibi yattık, öğlen 12.30 gibi kalktık... Daha erken de uyandık ama biraz daha uyuduk uykumuzu almak için... Doktor ilaçlarımızı yazdı, online randevuda... Doktorun karşısına banyo yapıp temiz saçla başla çıksaydık belki daha iyi olacaktı ama sağlık olsun... :)
Şimdi saat 14.15'e yaklaşıyor... Bir kahve yaptık kendimize... Kahve bitti, şimdi bir de sallama çay yapalım... Bugün 3 konu daha öğrenmeliyiz ve kodlamalıyız... Bugünkü görevlerdi bunlar... Öyleyse önce çayımızı yapalım. Biraz kafayı dinlendirelim... Başımızın ağrısı geçince de derse vira bismillah... :)
Ancak önce biraz dinlenelim başımızın ağrısının geçmesini bekleyelim. Sonra banyomuzu yapalım da saçımız başımız temizlensin...
Ancak biraz karnımız acıktı, daha kahvaltı da yapmadık... Kahvaltıyı pas geçelim... Güzel bir öğle yemeği yiyelim... Sonra banyo, sonra da derse başlamaca inşallah...
Getirden 3. siparişime 75TL indirim kazandım, çok mutluyum. Teşekkürler getir... :))) Bir de gelirse mest oluruz, adama da 20 TL bahşiş verelim. Getiren adam da mutlu olsun.. Tee nereden buraya getiriyor. Kolay iş değil... Bahşişi fazlasıyla hakediyor... :)
Babam 10TL ver dedi, ne yapalım... :)) Mecburen öyle vereceğiz... :)
Yemeğimiz geldi ve yedik dostlar... Rab'be çok şükür... Allah cümle yoksulları en güzel rızıklarla doyursun inşallah...
Banyomuzu da yapmalıyız ancak biraz üşeniyoruz... Biraz müzik ve yediklerimizin sindirimini beklemece... :)
Led Zeppelin'den The Lemon Song... :)
Evet dostlar, duşumuzu da aldık. Ağrı kesicimizi de aldık... Şimdi biraz başımızın ağrısının dinmesini beklemece... Sonra da 4. derse vira bismillah dünkü programdaki gibi... :)
4. dersi izledik. Mantık artık yavaş yavaş iyice oturuyor. Çok iyi anlatmış hocamız dersi... Verdiği ödevi de haftasında sadece 5 kişi yapmış... Ben de daha dün yapmıştım... Çalışma ödeviydi, puansız... :) Ezber yapmak yok... :) Bir de dersleri bitirdikten sonra bu notları önce deftere yazmalı, sonra da derleyicide kodlamalı... Dünküne benzer gibi... :)
Şimdi biraz mola, ardından 5. ders... Bu akşam bir misafirimiz olacakmış. O bakımdan belki de çok çalışamayacağım... Bir akrabamız gelecekmiş... :)
Saat 18.00'de 4. çeyrek ilacımızı da aldık... :)
Saat 21.00 gibi 5. ilacımızı da aldık, bugün biraz erken aldık. Arada misafirimizle sohbet ediyoruz. Arada derse bakıyoruz. Ancak 5. dersi pek iyi anlayamadık. Zaten yarısında bıraktık... :)
Pek konsantre olamıyoruz derse...Çünkü bu ders zor. Böyle anlarda yapılacak en iyi şey konuyu değiştirmektir. Başka bir derse çalışalım biz de. Daha iyi bildiğimiz Lineer Cebir dersine örneğin... :) Baştan itibaren içeriği okumaya başlayalım biz de programda biraz değişikliğe gidip... :)
Öyleyse vira bismillah... :)
Dostlar Matrisler ve Vektörler ünitesine başlamıştık önceden, o üniteyi bitirdik okuyarak... Şimdi ikinci ünitedeyiz; Lineer Cebirsel Denklem Sistemleri... Bu ünitede homojen lineer sistemlere kadar geldik... :)
Biraz müzik molası... :)
Matrisin Tersinin Elementer Matris Yardımı ile Hesaplanması konusuna geldik dostlar... Ancak çok yorulduk... Buraya kadar her şeyi anladık... Lineer Cebir, Veri Yapıları dersinden daha kolay... Çünkü önceki okullardan birinden aşinalığımız var... :)
Dostlar derslere baktık ancak istenilen kadar değil... Şimdi ders konusundan kitap konusuna geçelim biraz da... İki kitap seçtik, birincisi geçen gün ikinci turuna başladığım İbn-i Sina'dan Ariflerin Makamları - yani Makamatu'l Arifin (ikinci tur da okuduk) ve Esraru'l-Ayat ki bu kısım onuncu bölüm oluyor, önceki de dokuz... Yani bu küçük kitap Avicenna'nın bir kitabının dokuzuncu ve onuncu bölümlerinden oluşmakta... Diğer kitabımız da Hace Nasurüddin Tusi'den İlim Öğrenenlerin Adabı (Adabu'l Mütaallimin).. Bu kitabı da daha önce okuduk ancak ikinci tur okumakta da fayda var... :)
Ne güzel söylemiş, Hace Nasirüddin-i Tusi: "Gece uzundur, yatmakla onu kısaltma ve gündüz aydınlıktır, günahlarınla onu karartma." Herkesin kulağına küpe olacak bir lafmış gerçekten de... :)
Şu not da güzelmiş: "Gönlü ve batını, gayb aleminin ruhani ve manevi gıdalarından, ilahi melekuti cemal ve celal nurlarından yoksun kılarak aç bırakmak; kendini kitaplarda, kütüphanelerde, mekteplerde , öğrenimde ve öğretimde mahpus kılmak, alanının en üst zirvesinde de olsa bu, sadece uzuvlardan bir uzvun seyri olacak, daha yüksek ve daha değerli bir uzvun gıdasız kalmasıyla neticelenecektir. Sağlam din, dosdoğru yol üzeredir. Her iki tarafa da riayet eder. İnsanda saklı olan iki yöndeki kabiliyetleri erginliğe ulaştırır."
Dostlar bu öğütlerin de hatırlattığı üzere, ibadete azami gayreti göstermeli, Hakk'ı tesbih etmekten de geri kalmamalıyız... Bugün hiç yapamadık. Bunda hasta olmamızın da etkisi var, miskinliğimizin de... En iyisi şimdi tesbihata başlayalım kısık sesle malum gecenin bir vakti... :)
Tesbihatı tamamladık, geceleyin abdest alıp namazları kılalım, 20 rekat yaparsak son günün borcu en azından süper olur... :)
Ama şimdi biraz kitap... :)
İlim peşinde olan kimse için en iyi olan; her bilginin en güzelini seçmek ve hali hazırda dini işlerde ihtiyaç duyduğunu öğrenmektir. Kendisi için maddi kazanç sağlayacak şeyleri ise daha sonraya bırakmalıdır. Ama her şeyden önce delil ve kanıtlarıyla Allah'ı tanıma konusuna eğilmelidir...
"Hayırlar vardır eski ve köklü ilimlerde, uzak durulmalı mazisi olmayan yeni ilimlere."
Durabildiğin kadar kötü dosttan uzak dur!
Kötü dost kötü yılandan daha korkunçtur.
Kötü yılan ancak ve ancak seni sokar,
O ise hem seni hem de imanını bozar.
Toprak kendi türleriyle tanınır,
Dost ise kendi dostuyla anılır.
Bir şeyi isteyen ve ciddiyetle hareket eden sonunda onu bulur. Israrla kapıyı çalan kendini mutlaka içeride bulur.
Zahmetsiz rahmet olmaz.
Eğitimde öğrenci, öğretmen ve hayatta ise babanın ciddiyet ve özverisine ihtiyaç duyulur...
İlim peşinde olan kimse derslerine özden göstermeli, bu suretle akşamın ilk ve son vakti onu tekrar etmelidir. Çünkü akşam ve yatsı namazı arası ve seher bereketli bir zamandır. Şöyle derler: "Gecesini sehere ulaştıran kimsenin gün içinde kalbi ferahlar."
"Bilge ve alimler asla ölmezler, her ne kadar hakikatte ölseler de hakikatte hayattadırlar."
"Mide şişerse akıl söner gider."
"Ders bir harf ise tekrarı da bin harftir."
"Et-tekraru ahsen, velev kane yüz seksen." Yani; "180 kere bile olsa tekrar yapmak iyidir."
Şöyle derler; "Bir saatlik mübahese bir aylık tekrardan yeğdir." Mübahese: Söz etme , konuşma, tartışma, soru-cevap.
"Düşünen anlar."
Allah Resulü (s.a.a) şöyle buyurmaktadır:"İlim müminin yitik malıdır. Onu nerede bulursa alsın."
"Temiz ve saf olanı al, kirli ve bulanık olanı bırak."
Allah Teala, kim kendisinden yardım ve hidayet isterse onu muhakkak doğru yola iletir. Nitekim Kuran-ı Kerim'de şöyle buyurur:"Kim Allah'a tevekkül ederse, O, ona yeter!" (Talak/3)
İlim öğrenen kimse çok çalışkan olmalı, başkalarının mal ve varlığına tamah etmemelidir. Allah Resulü (s.a.a) bu konuda şöyle buyurmaktadır:"Sakın tamahkar olmayın! Tamah, fakirlik ve acizliğin ta kendisidir." Yine Hz. Peygamber(s.a.a) şöyle buyurur: "İnsanlar fakirlik korkusu yüzünden tamah içinde yaşarlar."
"Kim başkasının malı ile zengin olursa sonu fakirliktir."
Talebe dünkü dersi beş defa, bir önceki günün dersini dört defa, ondan evvelki günün dersini üç defa, ondan evvelkini iki defa, ve en sonunda ondan evvelkini de bir defa tekrar etmesi oldukça iyidir. Çünkü bu metod dersin ezberlenmesi yönünden oldukça yerinde bir metotdur.
"İşte böyle! Biz sizi, insanlar üstüne tanık olasınız, Resul de sizin üstünüze tanık olsun diye, orta yolu izleyen bir ümmet yaptık." (Bakara/14)
Birçok ulema nezdinde ilim peşinde olmak Kur'an okumaktan dahi daha değerlidir.
Talebe ilimden gayrı bir şey ile kendini meşgul etmemeli; fıkıh, tefsir, hadis ve Kur'an ilimlerinden ayrılmamalıdır.
"Sen kendi nefsini ıslah etmek için uğraş, düşmana galebe çalmak için değil. Çünkü kendi nefsini ıslah için uğraşırsan bu zaten düşmana galip gelmeyi de beraberinde getirecektir."
"Müminlere hüsnü zanla bakınız." (Peygamber buyruğu)
Hiç şüphe yok ki suizan ve kuşku batını bozuk bir nefisten ve art niyetli bir kalpten ileri gelmektedir.
Derler ki:" Hafızada olan uçar gider ama yazılan baki kalır."
"Damlaya damlaya göl olur."
"İlim öyle bir izzettir ki onda zillet yoktur ve ilim ancak izzetin olmadığı bir zilletle elde edilir."
-----------------------------------------------------------
Biraz mola dostlar...
55. sayfaya geldik, İlim Öğrenenlerin Adabı kitabında... Uykumuz da geldi. İlim öğrendik ancak ibadet yapamadık... Şimdi uyku yarın erken kalkıp inşallah bugünün borcunu ödemek ve sabah ibadeti inşallah... Şimdi uyku vakti, yoksa sağlığımız bozulacak... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder