kitaplar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kitaplar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

5 Nisan 2024 Cuma

Baştan Sona En Az Bir Kez Okuduğum Kitapların Listesi

1) Kuran-ı Kerim ->1 kez okudum

2) Mesnevi-i Şerif -> 1 kez okudum

3) Divan-ı Kebir I -> 2 kez okudum

4) Divan-ı Kebir II -> 2 kez okudum

5) Divanı-ı Kebir III -> 2 kez okudum

6) Divan-ı Kebir IV -> 2 kez okudum

7) Divan-ı Kebir V -> 2 kez okudum

8) Divan-ı Kebir VI -> 2 kez okudum

9) Divan-ı Kebir VII-1 -> 2 kez okudum

10) Divan-ı Kebir VII-2 -> 1 kez okudum

11) Aşkın Gözyaşları Tebrizli Şems -> 1 kez okudum

12) Aşkın Gözyaşları Mevlana -> 1 kez okudum

13) Aşkın Gözyaşları Kimya Hatun -> 1 kez okudum

14) Aşkın Gözyaşları Hallac-ı Mansur -> 1 kez okudum

15) Aşkın Gözyaşları Yunus Emre -> 1 kez okudum

16) Eyvallah -> 1 kez okudum

17) Eyvallah 2 -> 1 kez okudum

18) Hz İsa Aleyhisselam -> 1 kez okudum

19) Rubailer (Mevlana) -> 1 kez okudum

20) Dert İnsana Yol Gösterir -> 1 kez okudum

21) Takva Yolculuğu Umre -> 1 kez okudum

22) Aşkın Kapısı -> 1 kez okudum

23) Ariflerin Sultanı Bayezid-i Bistami Hayatı ve Menkıbeleri -> 1 kez okudum

24) İzafiyet Teorisi -> 1 kez okudum

25) Bir Matematikçinin Savunması -> 1 kez okudum

26) İkili Sarmal -> 1 kez okudum

27) 50 Soruda Yapay Zeka -> 1 kez okudum

28) Fizik Yasaları Üzerine -> 1 kez okudum

29) Üniversite / Bir Dekan Anlatıyor -> 1 kez okudum

30) Güzel Dediniz Bay Feynman -> 1 kez okudum

31)  Bilime Yön Verenler İsaac Newton -> 1 kez okudum

32) Bilimin Öncüleri Albert Einstein -> 1 kez okudum

33) Hafıza Teknikleri -> 1 kez okudum

34) Gazi Mustafa Kemal Atatürk -> 1 kez okudum

35) Geometri Atatürk -> 1 kez okudum

36) Morgue Sokağı Cinayeti -> 1 kez okudum

37) Suç ve Ceza 1. Cilt -> 1 kez okudum

38) Suç ve Ceza 2. Cilt -> 1 kez okudum

39) Cervantes Don Kişot -> 1 kez okudum

40) Bize Göre ve Bir Seyahatin Notları -> 1 kez okudum

41) Aşk İki Kişiliktir -> 1 kez okudum

42) Mekanım Datça Olsun -> 1 kez okudum

43) Üvercinka -> 1 kez okudum

44) Üstü Kalsın -> 1 kez okudum

45) Göğe Bakma Durağı -> 1 kez okudum

46) Bir Aşka Vuran Güneş -> 1 kez okudum

47) Henüz Vakit Varken Gülüm -> 1 kez okudum

48) Sakın Şaşırma -> 1 kez okudum

49) Dokuza Kadar On -> 1 kez okudum

50) Gelmiş Bulundum -> 1 kez okudum

51) Gulyabani -> 1 kez okudum

52) İnsan Neyle Yaşar -> 1 kez okudum

53) İtiraflarım -> 1 kez okudum

54) Bin Dokuz Yüz Seksen dört -> 1 kez okudum

55) Hayvan Çiftliği -> 1 kez okudum

56) Yabancı -> 1 kez okudum

57) Sunset Park -> 1 kez okudum

58) New York Üçlemesi -> 1 kez okudum

59) Yazın ve Yaşam -> 1 kez okudum

60) Sürgün ve Krallık -> 1 kez okudum

61) Satranç -> 1 kez okudum

62) Cehenneme Övgü -> 1 kez okudum

63) Sessiz Ev -> 1 kez okudum

64) Var Mısın? -> 1 kez okudum

65) Üç Aynalı Kırk Oda -> 1 kez okudum

66) Kod Adı Küreselleşme -> 1 kez okudum

67) Yaşlı Adam ve Deniz -> 1 kez okudum

68) Fareler ve İnsanlar -> 1 kez okudum

69) Simyacı -> 1 kez okudum

70) Küçük Prens -> 1 kez okudum

71) S*ktir Et Sevdiğin İşi Yap -> 1 kez okudum

72) S*ktir Et Terapi -> 1 kez okudum

73) S*ktir Et -> 1 kez okudum

74) Heyet -> 2 kez okudum

75) Heyet II -> 1 kez okudum

76) Heyet III -> 1 kez okudum

77) Heyet IV -> 1 kez okudum

78) Sümerli Ludingirra -> 1 kez okudum

79) Komünist Manifesto -> 1 kez okudum

80) Sineklerin Tanrısı -> 1 kez okudum

81) Sevdiğin İşi Yap -> 1 kez okudum

82) Kanadı Kırık Melek'in Kanadına Takılanlar -> 1 kez okudum

83) Fransız Kal Ayvalık -> 1 kez okudum

84) Kazanana Ödül Yok -> 1 kez okudum

85) Paris Bir Şenliktir -> 1 kez okudum

86) Tutunamayanlar -> 1 kez okudum

87) Oyunlarla Yaşayanlar -> 1 kez okudum

88) Korkuyu Beklerken -> 1 kez okudum

89) Bir Bilim Adamının Romanı: Mustafa İnan -> 1 kez okudum

90) C Programlama Dili -> 2 kez okudum

91) Şimdi Ne Yapmalıyım -> 1 kez okudum

92) Zaman Makinesi -> 1 kez okudum

93) Matematik Sanatı -> 1 kez okudum

94) Matematiğin Aydınlık Dünyası -> 1 kez okudum

95) Hobbit -> 1 kez okudum

96) Üç Silahşor -> 1 kez okudum

97) Romeo ve Juliet -> 1 kez okudum

98) Venedik Taciri -> 1 kez okudum

99) İdeal Devlet -> 1 kez okudum

100) İvan İlyiç'in Ölümü -> 1 kez okudum

101) İlim Anavatanımızdır Cehalet İse Yabancı Bir Yer -> 2 kez okudum

102) Beğendiğiniz Bedenlere Hayalinizdeki Ruhları Koyup Adına Aşk Diyorsunuz -> 1 kez okudum

103) Hayatın Değeri Uzun Yaşanmasında Değil İyi Yaşanmasındadır -> 2 kez okudum

104) Sen Beni Aşağılayabilirsin Ama Ben Aşağılanmam -> 1 kez okudum

105) Kaderini Sev Çünkü Aslında Hayatın Bu -> 1 kez okudum

106) Ne Olduğunu Anlamak İstiyorsan Ne Olmadığına Bak -> 2 kez okudum

107) Var Mısın Ki Yok Olmaktan Korkuyorsun? -> 2 kez okudum

108) Coğrafya Kaderdir -> 2 kez okudum

109) Gönlünü Dinle Ama Her İstediğini Verme -> 2 kez okudum

110) Kalbinde İyilik Biriktirenin Yolu Hep Açıktır -> 2 kez okudum

111) Başarıda Gururu, Felakette Ümitsizliği Yenmeliyiz -> 1 kez okudum

112) Gerçek Özgürlük Kaderin Bilgisinin Vücuda Bürünmesiyle Gelir -> 1 kez okudum

113) İnsanın Kendini Yenmesi En Büyük Zaferdir -> 2 kez okudum

114) Binlerce Kilometrelik Bir Yolculuk Bile Tek Bir Adımla Başlar -> 2 kez okudum

115) Kimse Bize Ait Değildir -> 1 kez okudum

116) Bazı İnsanlar Varlıklı Olsun Diye Neden Diğerleri Yoksul Olmak Zorunda? -> 1 kez okudum

117) Savaşmaktan Vazgeçtiğin An Kaybedersin -> 1 kez okudum

118) Kimi Seviyorsan Herkesin Yüzünde Onu Görürsün -> 1 kez okudum

119) Cehennem Acı Çektiğimiz Yer Değil Acı Çektiğimizi Kimsenin Bilmediği Yerdir -> 1 kez okudum

120) En Kutsal Gözyaşlarımızın Gözlerimize İhtiyacı Yoktur -> 2 kez okudum

121) Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir - > 1 kez okudum

122) Yaptığın İşi Gönlünde Hissedersen Irmaklar Çağlar İçinde -> 1 kez okudum

123) Roma Bilgeliği -> 1 kez okudum

124) Dil Söyler Kulak Dinler Kalp Söyler Kainat Dinler -> 1 kez okudum

125) Tanrı’nın Çocuğu Olan Göklerden Başka Vatan Tanımaz -> 1 kez okudum

126) Hiç Kimse Görmek İstemeyen Biri Kadar Kör Olamaz -> 3 kez okudum ve bir kez de altı çizili yerleri okudum

127) Yanlış Da Olsa Düşünmek Hiç Düşünmemekten Daha İyidir -> 1 kez okudum

128) Bildiğim Bir Şey Var O da Hiç Bir Şey Bilmediğimdir -> 1 kez okudum

129) Nereye Giderseniz Gidin Ama Tüm Kalbinizle Gidin -> 3 kez okudum ve bir kez de altı çizili yerleri okudum

130) İstediğin Bir Şey Olursa Bir Hayır, Olmazsa Bin Hayır Ara -> 2 kez okudum

131) Da Vinci Şifresi -> 1 kez okudum

132) Elif Şafak İskender -> 1 kez okudum

133) W. Shakespeare Fırtına -> 1 kez okudum

134) Toprak Ana -> 1 kez okudum

135) Pal Sokağı Çocukları -> 1 kez okudum

136) Kürk Mantolu Madonna -> 1 kez okudum

137) Sırça Köşk -> 1 kez okudum

138) Değirmen -> 1 kez okudum

139) Kendi Kendine MBA -> 1 kez okudum

140) Faust -> 1 kez okudum

141)  Her Şey Seninle Başlar -> 1 kez okudum

142) Mutluluğun Anlamı -> 1 kez okudum

143) Bir Delinin Hatıra Defteri -> 1 kez okudum

144) ABD Tarihi -> 1 kez okudum

145) Einstein Evreninde Zaman Yolculuğu -> 1 kez okudum

146) Karakter Aşınması -> 1 kez okudum

147) Sıfıra Doğru -> 1 kez okudum

148) Yer Altından Notlar -> 1 kez okudum

149) Ariflerin Makamları -> 1 kez okudum

150) İlim Öğrenenlerin Adabı -> 2 kez okudum

151) Lal Masallar -> 1 kez okudum

152) Ermiş -> 1 kez okudum

153) Durulmayan Bir Kafa -> 1 kez okudum

154) Etkili Öğrenme -> 1 kez okudum

155) Hayat Çözülecek Bir Problem Değil Yaşanacak Bir Hakikattir -> 1 kez okudum

156) İnsan Özgür Doğmuştur Ama Her Yerde Zincire Vurulmuştur -> 1 kez okudum

157) Kitab-ı Emsile-i Hazreti Süleyman (Hazreti Süleyman'ın Meselleri) -> 2 kez okudum (2.si meseller kısmı)

158) Her İnsan Gördüğü Rüyanın Tabiridir -> 1 kez okudum 

159) Tom Amcanın Kulübesi (Çocuk Versiyonu) -> 1 kez okudum

160) Gladyatör Kararını Arenada Verir -> 1 kez okudum

Üsttekiler en az bir kez bitirdiklerim... Çocukken ya da gençliğimde okuyup da bende olmayan kitapları saymıyorum... Bunların bazılarına tekrar başlamakla birlikte diğer kitapların da bir çoğuna başladım ve kaldığım yerlerden de devam edebildiğim kadar edeceğim inşallah... Az bir kısma ise henüz başlamadım...

Eğer unuttuklarım ya da bitirdiklerim olursa buraya eklerim inşallah... :)

Dostlarım şimdi Sinan Yağmur'un Mesneviden Hikayeler kitabı gözüme çarptı belki de Mesnevi'nin bir özeti şeklinde 141 sayfalık, ilim deryasıdır... Bu dünyadan geçiyoruz, öğrendiklerimizin de bir çoğunu unutuyoruz, pek çok şeyin özü aklımızda kalıyor... :) Bu kütüphanenin tamamını 10 defa da okusak gene de pek çok şey unutulup gidecektir hele benim için hafızası pek güçlü olmayan biri için... :)

Ara ara güncelliyoruz burayı... :))

Hoşgeldin Cuma & Görünür Kütüphanemin Son Hali

 Merhaba arkadaşlar,

Saat 7.35'e geliyor ve biz bu sabah 6.30'da alarm çalmadan hemen önce uyandık ve alarm ile de kalktık... Gece 01.30'a gelmişti yattığımız saat... :)

Bugün de 1000 besmeleyi unutmayalım ve namaz borçlarında da yol alalım inşallah bir 4 gün kadar daha, 2 günlük sabah 2 günlük de akşam kılmak üzere inşallah.... :) 

Şimdi sabah vakti biraz çay ile dinlenip şu güzel bahar sabahının güzelliğini yaşayalım... :) Hemen yanımıza da bir kitap alalım... :) Notre Dame'ın kamburu ilk 20 sayfada pek sarmadı beni, bu kitap da pek meşhur elbettte ancak ben bu kitabı sonraya bırakmak istiyorum ve daha önce de başka bir versiyonundan biraz okuduğum Karamazov Kardeşler romanına başlamak istiyorum... Elimdeki tam versiyon... 1025 sayfa :)) Fyodor Mihayloviç Dostoyevski her zaman okutur... Büyük kalem üstadıdır anlatmaya gerek yok... :) Bendeki iki ciltlik olan Suç ve Ceza'sı ile Yer Altından Notlar'ın tamamını, bir de Kumarbaz romanının da yarısından fazlasını okudum bu yazardan... İlk iki kitap efsaneydi de son kitabı henüz tamamlayamadım çok da uzun bir kitap olmamasına rağmen ancak hikayesi aklımda... Yer Altından Notlar kitabını ise Boğaziçi Üniversitesi'nde okutmuşlardı, Western Literature II dersinde ve benim İngilizce'm pek de süper olmadığından Türkçe'sini okuyup sınavda İngizlice yazıp CC ile geçmiştim bu dersi...

İngilizce Yapay Zeka Robotu aldık Praktika isminde 1599 TL verip, ondan son zamanlarda pratik yapmayı bıraktık... Her gün en az 30 dakika ya da 60 dakika kadar İngilizce konuşma pratiği yapmalıyım Emily ile eğer bir gün Boğaziçi'ne de devam etmek istiyorsak...  :)

Saat de 8.00'e gelmek üzere... Hemen çayı yapıp romanımıza da başlayalım... :)


Yalnız arkadaşlar Dostoyevski'den de daha fazla hoşuma giden yazar kimdir derseniz, Cervantes, Alexandre Dumas ve Gogol'u sayabilirim ki en sevdiğim okuduğum kitapları da Don Kişot, Üç Silahşör (iki kitap da efsanedir), Bir Delinin Hatıra Defteri ki bu kitap da çok güzel, belki de kimilerine göre efsane ötesi bile olabilir, çünkü çok farklı bir tarz ya da stil... Gogol'un da Burun öyküsünü Boğaziçi'nde bu sefer Western Literature I dersinde okutmuşlardı... O dersten de önce kalmış, sonra DC ile geçmiş, sonra da CC ile geçmiştim yanlış hatırlamıyorsam... :) Şimdi de Ölü Canlar romanını almıştım en son, Dostoyevski de güzel yazar ancak biraz kasvetli yazar... Arkadaşlar Gogol'un Bir Delinin Hatıra Defteri'ndeki gibi sıra dışı öykülerden arıyorum... Yazdın mı böyle sınır tanımadan yazacaksın, gerçekçi olup olmaması benim için pek bir şey ifade etmez... :) Bir de Monte Cristo Kontu bildiğiniz gibi Alexandre Dumas'dan gene romanına önce kısa versiyondan sonra da iki ciltlik uzun versiyondan başladım ancak henüz bitirmek nasip olmadı... O da çok efsaneydi ancak bitirememem kitabın okutmamasından ziyade benim tembelliğimden olabilir, o kitapta da Rahip Faria ile beraberki hapishaneye giriş, içerideki zaman ve kaçış bölümü de muhteşemdi... Acaba o kitaba mı devam etsem, evet bence ona devam etmeliyim çünkü bu 1000 sayfanın üzerindeki kitaba tatilde başlamalıyım... En neşeli anlarımda hafif kasvetli romanlar daha iyi gidebilir... :)

Saat de 8.45'e geliyor ve biz okumaktan çok yazıyoruz daha çok... :) Bir de Tolstoy'dan da Savaş ve Barış romanını almıştım iki ciltlik ki onda da ilk cildin ortalarındayım ve Tolstyoy'da ise kurgudan ziyade gelişine yazmak var gibi ama bazı romanlarında kurguya da yer var şüphesiz, elbette hiç kurgu yok diyemem... Ondan da İtiraflarım, İnsan Neyle Yaşar? ve İvan İlyiç'in Ölümü kitapları var bende... Onun da stili bambaşka ancak onda da kasvet var biraz... 80 Günde Devri Alem gibi romanlar ise biliyorsunuz Jules Verne'den onlar da fazla neşeli... :) Asıl Jules Verne'ci kankam Gürsu... :) Paulo Coelho'nun da meşhur Simyacı romanını da çok beğenmiştim ancak bir kitabını daha aldım Kazanan Yalnızdır isminde ama  onda henüz başlardayım onun gibi bir solukta okutmadı...Cengiz Aymatov da süper bir yazar, Toprak Ana'sı hoşuma gitmişti... Paul Auster'ın New York Üçlemesi'ni ise gene Boğaziçi'ndeyken Western Literature II dersinde okutmuşlardı ve postmodern tarzda ve iyiydi ancak Sunset Park kitabıysa biraz eh işte hatta eh işteden de düşük bir seviyedeydi benim için... Ferenc Molnar'dan ise meşhur roman Pal Sokağı Çocukları da gene efsaneler arasında... :) Filminin de yarısından çoğunu izlemiştim... Bir daha tamamını izlemeliyim... Hobbit romanı da Tolkien'den iyiydi keza filmi de ancak, Yüzüklerin Efendisi ise üç ciltlik versiyonu var bende fakat başlarındayım daha ancak filminden ötürü efsane ötesi...  Muhtemelen en sevdiğim film serisidir... :) Bu kitabı da ölmeden tamamlamakta fayda var... Şöyle yazar arkasında derler ki insanlar ikiye ayrılır, birincisi yüzüklerin efendisini okuyanlar, ikincisi ise okuyacak olanlar gibiydi sanırım... :) Dan Brown'un ise Da Vinci Şifresi'ni gene bir solukta okumuştum ancak Melekler ve Şeytanlar'da ise henüz ortaya gelmemişimdir... Okuyamayanlar filmlerini de izleyebilirler.. Sabahattin Ali'nin Sırça Köşk ve Değirmen ismindeki öyküleri okumaya değer öyküler... Hoşuma gitmişlerdi.. Kürk Mantolu Madonna'sı ise pek güzel... Kuyucaklı Yusuf'u da okuyorum o da güzel... Bir de Çakıcı'nın İlk Kurşunu ile İçimizdeki Şeytan romanını da aldım ancak onlar okunacaklar listesinde... Daha kütüphanemde bir çok kitap var felsefeden, tasavvuftan, bilimden, şiirlerden, romanlardan ya da öykülerden oluşan. Okuduğum yaklaşık %45 vardır, okumakta olduğum o da yaklaşık %45 olabilir ya da henüz başlamadığım o da % 10 belki,,,

Çok anlattık dostlarım saat de 9.20'ye yaklaşmış.. Şimdi yazmak geldi içimizden okumak sonra olsun.. Çayı da tazeleyelim... :)

Dostlarım sizleri sevmekteyim, kendinize iyi bakın... :)

Dostlarım Monte Cristo'dan da şimdilik vazgeçtim ve Yüzüklerin Efendisi'nde karar kıldım... Filmini tekrar tekrar seyretsem de kitabı da bambaşka ve bazı yerleri de daha farklı... :) Frodo ve 9 yoldaşın hikayesi üzerine hikaye tanımam.. Bu üçlemeyi tek ciltlik versiyonuyla bitirebilirsem muhtemelen şimdilik en sevdiğim kitap olan Don Kişot'un yerini alacaktır... 1016 sayfalık Tek Cilt Özel Basım versiyonu bendeki Orta Dünya Posteri'ni de arka odaya dolaba astım... :) Henüz bölüm V ve sayfa 107'deyiz... :) Bir de Harry Potter serisinden bir kitap okumuştum yıllar önce... Filmlerin ise hepsini seyrettim ve hem okuduğum kitabı hem de filmler efsaneydi... Eğer kütüphanemi kolaylarsam, sırf okuması çok keyifli olduğundan Harry Potter serisini de tekrar alıp okumaya başlayabilirim... Ancak belki bir 3-4 sene sonra ömrümüz olursa... 

Saat de 9.50'ye yaklaşıyor arkadaşlar, biz de fena yazmamışız... Bizim yazarlık yeteneği de fena değil gibi... :))

Arkadaşlar görünür kütüphanemin son hali... Bir de görünmeyeni var... :) Okumak aydınlanmaktır ve keyiftir en güzelinden ancak bugün okuyamadık çünkü hem okuyasımız gelmedi hem de uykumuz geldi biraz... :)




Arkadaşlar rezervasyonu yaptık erken rezervasyon, ancak World Kart yokmuş şu anda bizimkilerde... Yaklaşık 1300 küsür fark ödedik... 16-20 Eylül 2024 Senza Garden Holiday Club (Alanya Konaklı ) 24 Saat Ultra Her Şey Dahil... 4 gece 4 kişi... :) Kardeşlerim de bu gece yapacaklardı inşallah rezervasyonu ailesiyle... :) Yani Allah nasip ederse 7 kişilik ekiple Antalya Alanya tarafındayız bu sene Eylül'de.. :) Yeğenim Öykücük de var yaşasın! :)

1000 besmeleyi de çektik... :) Şimdi bu gece mübarek kadir gecesi kılabildiğimiz kadar namaz borçlarını kılalım ve yarın 1 günlük ilaç da kullansam oruç tutmak istiyorum saatleri biraz değiştirip... :) En güzel duaları edelim inşallah... :) Bir de sınav tarihleri belli olmuş Ahmet Yesevi Üniversitesi'ndeki... Onlara ve EKPSS'ye de sıkı hazırlanmalıyız... 

İşte sınav tarihleri... EKPSS tarihine de sınav koymuşlar, mesaj çekeceğim az sonra okula inşallah çakışma olduğu için... :) EKPSS'ye girecek öğrenciler var... :) Hayırlı olsun... 15 gün sonra başlıyor en yakın sınav ve çok sıkı hazırlanmalı her birine şakaya gelmez bu bölüm... :)


Evet arkadaşlar danışmana mesajımızı da attık çakışma ile alakalı.. :)

3 Nisan 2024 Çarşamba

Günaydın Dostlar

 Günaydın dostlar,

Tarih 3 Nisan 2024... Aydınlık bir güne başladık... :) Saatler 6.30'u biraz geçiyor... :) Dünkü hedeflere tam olarak ulaşamasak da gene de bir kısmını başarmıştık... :) Bugün ise geri kalan kısmını başaralım yine büyük bir gayretle inşallah... :) Veri Tabanı Yönetim Sistemleri'nde 5. dersin yarısında kalmıştık... :) Otomatalar dersinde ise 4. dersin yarısında kalmıştık... Bu derslerde 5 haftayı tamamlayalım... :) Bir de algoritmalar dersinde sadece ilk 2 haftayı izlemiştik onu da tekrar edip ilk 5 haftayı tamamlayabilirsek süper olacaktır... :) Dün 28 ve 29 Mart borçlarını kılmıştık, Mevla kabul etsin... :)



Arkadaşlar iki kitap sipariş ettim... Resimleri aşağıda.... Kütüphanemiz genişliyor... Kütüphanemde alıp da henüz okuyamadığım kitaplarım da var ancak, gene de kütüphane demek bir bakıma cephane demektir... :) Şimdi derslere çalışmak pek gelmedi içimizden en son aldığımız İlber Ortaylı Hoca'nın Seyahatnamesine başlayalım biraz... Saat de 8.05'i geçiyor, ancak önce 1000 besmele... Haydi vira... :)





Evet dostlarım Şah Abbas'a kadar geldik seyahatnamede... :) Durmadan dinlenmeden okumalı, kendimizi geliştirmeliyiz dostlarım... Böyle İlber Hoca gibi aydın insanlar seviyesine yükselmeliyiz... Ancak Türkiye böyle level atlar... İlber Hoca'nın engin bilgileri bize ilham veriyor ve tarih bölümünü de okumak istiyoruz açık öğretimden, belki de hemen önümüzdeki dönem kayıt yaptırırız aşçılık biter bitmez... :)

Ancak bu sefer severek çalışacağız, öyle uyduruktan okumak yok... Aşçılığı biraz böyle okuyoruz maalesef...

Eskiden tarihe pek bir merakım yoktu ancak aydın olmanın yolu tarihi de bilmekten geçer şüphesiz... Açık öğretim bölümündeki derslerin listesine baktım da mükemmeller... :)





Bugün iğnemizi de olalım arkadaşlar ve gülümsemeye devam edelim... :) Kalbinde iyilik barındıran herkesi seviyorum... :)

Kırım'a kadar geldik dostlarım, bu kitabı bitirince de ikinci ya da üçüncü defa da okuyabilirim gibi geliyor... Çok güzel... :) Hem böylece bilgiler daha kalıcı olur... :)

Sayfa 112 olan Tiran'a kadar geldik... :)

Dostlar iğneyi de olduk ve rahatladık ve kitapta da sayfa 150'ye geldik... :) Eski Avusturya'ya kadar yani... :) Saat de 14.15'i geçiyor... :)


So, so you think you can tell,
(Demek, demek anlatabileceğini düşünüyorsun,)
Heaven from hell, blue skies from pain.
(Cehennemden cenneti, acılar içinden mavi gökyüzünü.)
Can you tell a green field from a cold steel rail?
(Soğuk çelik raylardayken yeşil tarlaları anlatabilir misin?)
A smile from a veil…
(Bir maskenin ardına saklanıp, gülümsemeyi…)
…Do you think you can tell?
(…Anlatabileceğini düşünüyor musun?)

And did they get you to trade your heroes for ghosts?
(Ve sana kahramanlarınla hayaletleri takas ettirdiler değil mi?)
Hot ashes for trees?
(Sıcak küllere karşı ağaçları?)
Hot air for a cool breeze?
(Sıcak havaya karşı püfür püfür esen rüzgarı mı aldılar?)
Cold comfort for change?
(Para üstü olarak da buz gibi bir konfor mu verdiler?)
Did you exchange?
(Yani değiş tokuş mu ettin?)
A walk on part in the war, for a lead role in a cage?
(Savaştaki figüran rolünü bırakıp, kafesteki başrolü mü aldın?)

How I wish, how I wish you were here.
(Burda olmanı ne kadar çok isterdim.)
We’re just two lost souls swimming in a fish bowl, year after year,
(Biz sadece bir akvaryumda yüzen iki kayıp ruhuz, yıllar yılı,)
Running over the same old ground.
(O eski bildik yerleri gidip gelip aşındırdık.)
What have you found?
(Peki sen ne buldun?)
The same old fears.
(O eski bildik korkuları.)
Wish you were here.
(Keşke burada olsaydın.)



Saç sakal uzamış arkadaşlar ve kestirme zamanı gelmiş... :) Yakında berber İsa Abi'nin yanına gidelim... :) 1 yaşından beri gittiğim berberim... :) Allah uzun ömür versin... :) Şu an 37 yaşındayım ve sadece deprem zamanı 99'da bir zaman koptuk sonra gene bulduk birbirimizi... :)
 
Ve saçlar kesilmeden evvelki son fotoğraf... :) Az sonra berbere gideceğiz nasipse... :)


İşte bu da tıraşlı halimiz... :)

21 Mart 2024 Perşembe

Bugün Çarşıya Gittik ve Sabahtan Ders Çalıştık & Son Resimlerimiz

Arkadaşlar herkese selamlar,

Bu sabah 7.00 olmadan uyandık.... Şükürler olsun ki uykularımız biraz düzene giriyor gibi... Nazar değmesin.. :)

Başlıkta da yazdığımız gibi biraz da derslerimize çalışmalıyız... Hafta sonu aşçılık sınavlarımız bulunmakta... Eğer diplomayı almak istiyorsak bugün 4 saat en az aşçılığa zaman ayırmalıyız... 2 saat bilgisayar mühendisliğine ve son olarak da 2 saat de EKPSS'ye hazırlanmalıyız... :) Öğrencilik böyle olur... :) Yani birazcık oyun yapımına ara vermemiz şart... :) İnsanlar diyor ki şu EKPSS'yi kazanabilir ve atanırsak işimiz çok rahat olacakmış... İnşallah diyelim ve aşağıdaki hoş müziği dinleyelim... :)


Arkadaşlar yaklaşık 40 dakika kadar aşçılık derslerinden çalıştık... :) Şimdi 20 dakika dinlenmece... :) Dersin ismi Turizmde Girişimcilik ve İnovasyon... Yaklaşık 30 dakikaya yakın daha okuduk... :) Eder yaklaşık 70 dakika... :) Şimdi yapmamız gereken 240- 70 = 170 dakika kadar daha aşçılık çalışmak... Hiç derslere girmeyen ve aşçılık derslerine çalışmayan biri için gayet güzel... :) 2. üniteye geldik toplam 4 ünite bir ders ve toplam 5 ders var.... Yani henüz sınavın 1/20'sine çalıştık... :) Allah'tan sınavların çoğu Pazar ve ben Cumartesi günkü sınavdan başladım çalışmaya... :) Bu aşçılık okulunu hobi olarak okuyorum... :) Belki biraz yemek yapmayı öğrenirim ve yaşlılığımda aç kalmam diye girmiştim... :)

Arada buraya yazıyorum ve dinleniyorum, yazmak benim için bir rahatlama yöntemi... Herkese de tavsiye ederim... :) 9.30'dan 10.00'a kadar dinlenmece... :) Okurken insan yoruluyor, biraz da rahatsızlıktan kaynaklı çabuk yorulmak... :)

Arkadaşlar 15 dakika önce başladık çalışmaya ve 45 dakika kadar çalıştık... Saat de 10.30 oldu... :) Yani 170 - 45 = 125 dakika kadar daha aşçılık çalışmalıyız.. :)

Arkadaşlar çok ders çalışmak biraz sıkıcı olabiliyor... Bu hedefler şöyle dursun, belki biraz oyunumuza bakabiliriz... :)

En iyisi biraz EKPSS dinlemek 2 saat kadar bari o iş aradan çıksın... :)

Yaklaşık 40 dakika kadar Tarih dinledik... :) 

Tarih dinleme işini yaklaşık 60 dakikaya tamamladık... :)


Bugünlük şimdilik bu kadar çalışma yeter, biraz da dışarı çıkalım.. :) Epeydir çıkmadık... :)

Evet dostlar çarşıya gittik, bir şeyler yedik, kitapları aldık ve çay içtik geldik... :)

Şunlar da son fotoğraflarımız:


Arkadaşlar bu rahatsızlık bizi hedeflerimizden uzak tutuyor.  8 saat hedef koyuyoruz sadece 3 saat çalışıyoruz... Geçen gün epey çalıştık ancak her zaman bir olmuyor...


Amacımız hiçbir zaman çok ermek olmadı... Neysek oyuz, hastaysak hasta, öğrenciysek öğrenci, mutluysak mutlu... :) 

İbadetleri akas tukas topluca yaparız, 
Edebi zayıf olan insanlardan kaçarız..
Miskinlikle aheste bir şekilde yaşarız...
Vakti zamanı geldi mi bu diyardan göçeriz... :)

11 Ekim 2023'e kadar okuduk bloğumuzu en geçmişten itibaren... :) Fena yazmamışız, içimizi dökmüşüz... :) Daha fazla okuyamadık, yorulduk... :)

3 Mart 2024 Pazar

Bir Pazar Gecesi(İlk Saatlerinde & Son Saatlerinde) & Pazartesi Günü Hoşgelmiş

 



Bugün Galatasaray kazandı... Tebrikler aslanlar... Zorlu bir deplasmandan 3 puanla dönüyoruz... Beşiktaş'a da geçmiş olsun... Onlar da iyi mücadele ettiler... :)

Evet dostlarım 1 haftalık namazımız duruyor daha... En son perşembe sabah namazını sadece kılmıştık, o hariç 1 haftalık borcumuz birikti... 11 Şubat'tan sonra hep yakalıyorduk... Gene yakalayacağız Allah'ın izniyle... Öyleyse vira bismillah... (17 * 7) -2 = 117 rekat haydi, borçlar için gayret zamanı... :) En azından 51 rekatını yani pazartesi, salı ve çarşamba borçlarını yakalayalım... :) 

İğnemizi de vurulamadık hafta sonu olduğundan... Yarına kaldı o da... :) Hastalık da Allah'a yaklaşmak için bir vesiledir ilim okumak da ibadet etmek de... Yollar çeşit çeşit.... Size en kolay gelenleriyle yaklaşın Mevla'ya... :)

Evet dostlarım 51 rekatı tamamladık Allah'ın izniyle ve müthiş terledik... Isınmak ya da terlemek istiyorsanız namaz birebir... 3 günlük namazı tek seferde kılarsanız çamaşırlarınızı değiştirmek durumunda kalabilirsiniz... :) 117-51 = 66 rekat kaldı borçları tamamlamaya o da sabaha karşı inşallah... :) 11 Şubat'ı kılıçla kestim... Siz de bir gün seçin ve o tarihten sonra geriye borç bırakmadan gitmeye çalışın... :) Emin olun çok şey değişecektir eğer severek yaparsanız... Bir kere hikmetlerini bağışlayabilir Cenab-ı Mevla... Ve bunun verdiği mutluluğu başka hiçbir şeyden alamazsınız... :) Üstelik Hak'tan secde et, yaklaş emri varken... :)

Dostlarım anacım pide arasına sandviç yaptı kolayla onu yedim... Allah'a şükürler olsun... :) 

Şimdi bu gece ne yapalım ona karar verelim... :) Dersler pek akmıyor... Çünkü iğnemizi olmadık henüz... Boğaziçi'nde de biz böyle manikmişiz de ilk başlarda pek haberimiz yokmuş... Derslerden o yüzden hep çakardık... Vücutta hormonların salgılanmasıyla alakalı kafada biraz problem varmış, dopamin ve serotoninle alakalı... :) Böyle durumlarda ders çalışılmıyor... Hep kafaya kasvet basıyor... :)

En iyisi biraz kitap okumayı deneyelim güzel bir fon müziği eşliğinde... :)

Ama mental olarak sanırım hiçbir eksilme yok... Çünkü calculus(matematik)-II'yi 99'la geçtim... :) 

Şu alttaki videonun 2.si olsun bu sefer de... :) Çok güzel şu sesler... :)


Kitaba elimiz bile gitmiyor, o derece hipomani ya da mani denilen bir sıkıntı var... Bir kahve yaptık kendimize... Bu gece erken uyuyalım da yarın da erkenden iğneyi olup rahatlayalım... :)

Şu aşağıdaki kitap setini geçen Mart ayı gibi almışız, tam bir sene geçmiş... C++'ı epey okuduk, ancak o bile tamamı değil... Kaldı ki diğerleri de azar azar... Bu kitapların bir çoğu siber güvenlikle alakalı, oyun programlamaya değinen de var ve ayrıca C++ programlama dili de... Madem ki siber güvenlikle ilgilenmek istiyoruz ve hatta yüksek lisans yapmak istiyoruz... Öyleyse  bu alanla alakalı kitapları mercek altına almalıyız... 4. sınıftayken nasipse başlayacağız dedik... 4. döneme geldik... Daha  4-5 ve 6. dönemler var daha... Yazın hem 1. sınıf derslerine çalışalım hem de bu kitapları okuyalım... :) Öğrenecek o kadar çok şey var ki ömür yetmez... :) Bu dönemki 9 dersi de iyi notlarla geçelim hayırlısıyla inşallah... :)


Şu şarkıyı bir daha açalım da enerji bulalım...



1 Mart 2024 Cuma

Einstein Evreninde Zaman Yolculuğu (Kitaptan Alıntılar Altını Çizdiğimiz Yerlerin)

 

Arkadaşlar burada paylaşacaklarım ortadaki kitaptan alıntılardır... Sağdaki kitaptan da alıntı yapmıştık önceki postlarda(daha devamı da gelecek inşallah onun da...) Soldaki kitaptan da yapacağız inşallah sonra... Kitapta gördüğüm altını çizdiğim en önemli yerleri paylaşalım da hem göz önünde dursun hem de farkındalık oluştursun... :) Bu konu benim için çok önemli... Paylaşımlar yapıyorum ki millet bu konuyla ilgilensin ve hayaller gerçeğe dönsün bir gün... :)

---------------------------------------------------------------------------------------------

Nobel ödüllü ve son elli yılın en önemli fizikçilerinden biri kabul edilen Richard Feynman, onun için 'Einstein bunları nasıl düşünmüş olabilir, bir türlü aklım almıyor' demiştir.

Newton kanunları birbirine göre değişmeyen ve ışık hızına göre düşük hızlarda hareket eden tüm referans sistemlerinde aynıdır. Özel görelilik kuramı evrende ışık hızından başka hiçbir nesnenin mutlak büyüklüğe sahip olmadığını, her büyüklüğün göreceli olduğunu söyler. Bir metre uzunluğunda bir cismin boyu durgun gözlemciye göre başka,  ışık hızına yakın hızlarda hareket eden bir gözlemciye göre başkadır. Bir saatlik zaman farkını durgun gözlemci başka, hareket eden gözlemci başka ölçer. Buna göre uzaya ışık hızına yakın hızlarda hareket ederek gidip gelen bir kişi dünyada kalan birine göre daha az zaman geçirmiş olur. Aklın almakta güçlük çektiği bu kuralları Einstein'ın dehası bulup çıkarmıştır. Şimdi uygarlık Einstein denklemlerinden yararlanarak zamanda yolculuğa hazırlanmaktadır.

"Şayet referans sistemleri birbirlerine göre değişmeyen, eşit hızlarda değil de değişen hızlarda hareket ediyorsa fizik kanunları ne olur?"

Hızın zaman içindeki değişim miktarını ölçen ivme ile kütle çekimin birbirine eşdeğer olduğunu kanıtlayarak, bir kere daha kendisini hayranlıkla izleyenlere insan aklının gücünü gösterir. Evrenin yapıldığı kumaşın dokusundaki sırlara ancak görelilik kuramıyla ulaşılabilmektedir. Bu kumaşın ipleri günümüzde sicim teorisi olarak bilinmektedir. Einstein'ın 'Tanrı'nın evreni nasıl yarattığını anlamak istiyorum' cümlesi, onun kişiliğiyle ilgili tartışmalara konu olmuştur.

Süper-iletkenlik, malzemenin elektrik akımına karşı bir direnç göstermemesidir. Yani Keban'da üretilen elektriği İstanbul'a sıfır maliyetle, hiç kayıp vermeden taşıyabilmektir. Süper-akışkanlık da benzer sonuçlar doğurabilecek bir olaydır. Nasıl süper-iletkenlikte malzeme akıma karşı direnç göstermiyorsa, süper akışkanlıkta da birbirleri ile temas halindeki yüzeyler arasındaki sürtünme süper-akışkan malzeme kullanarak neredeyse sıfırlanabiliyor.

Ether denilen ortam yoksa ışık nasıl yayılmaktadır?

Bu önemli sorunun yanıtı İsviçre patent ofisinde çalışan mütevazı memur Albert Einstein'dan gelmiştir. Einstein'a göre Newton'un mutlak zaman ve uzay fikri doğru değildir. Bu kabullerden vazgeçilirse, ışığın yayılması için bir ortama gereksinim duyulmadığı görülür, ışık boşlukta yayılabilen bir özelliğe sahiptir. Öneri Michelson deney sonuçlarıyla uyumludur. Einstein'ın bu çok radikal iddiası, yeni bir evren modelinin ve yeni bir fiziğin başlangıcı olmuştur. Newton'un mutlak uzay ve zaman kavramının, 250 yıllık vazgeçilmezliği Einstein yorumuyla ortadan kalkıvermiştir.

Aslında hareket, yani yer değiştirme, belirlendiği koordinat sistemine bağlıdır. Trende koltuğunda oturan bir yolcu vagona göre hareketsiz, demiryolu üzerindeki herhangi bir noktaya göreyse hareketlidir. Bu basit örnekten anlaşılacağı gibi hareketin göreli bir karakteri vardır. Görelilik klasik fiziğe yabancı olan bir olgu değildir. Einstein klasik mekanikten esinlendiği görelilik olgusunu çok ilginç bir düşünsel deneye uygulamıştır. Işık hızıyla hareket eden bir kişinin, basit klasik göreliliğe göre, ışık dalgasını hareketsiz görmesi gerekir. Ancak böyle durgun bir ışık dalgası Maxwell kuramına göre mümkün olamaz. Günlük yaşantımızdan edindiğimiz izlenimler de ışığın durgun olabilmesinin olanaksız olduğunu gösterir. Yine, insanın ışık hızı ile büyük götergeli bir meydan saatinden uzaklaştığı düşünülebilir. Bu takdirde satin hiç ilerlemediğini, yani zaman akışının yavaşlayarak durduğunu görmemiz gerekir. İnsan ışık hızı ile hareket edemez ancak akıl insanın bu hız ile hareket ettiğini ve bunun ne gibi sonuçlar doğuracağını tasarlayabilir. Einstein'ın da yaptığı budur. Böylece zamanın mutlak olduğu tezini, tasarladığı düşünsel deneylerle çürütmüş ve elektromanyetik teorinin önünü açmıştır. Einstein'ı normal insanlardan ayıran, onu deha yapan özellikleri de bunlardır.

Zamanın mutlak olduğundan derinlemesine düşünmeyen herkes emindir. Bu olguyu günlük yaşantımızdan edindiğimiz deneyimler bilincimize yerleştirmiştir. Aksini düşünemeyiz. Einstein zamanın, düşünce deneyine dayanarak, göreceli olduğunu yani mutlak olmadığını ileri sürmüş ve iddiası yapılan deneylerle doğrulanmıştır. Hareketsiz gözlemciye göre hareket halindeki saat daha yavaş çalışır.

Özel görelilik: Hareket halinde bir gözlemci, zamanı duran bir gözlemciye göre daha yavaş ölçer.

a) Hareket halinde tren içindeki gözlemci tavana asılı bir lambadan çıkan ışık ışınlarının tabana yerleştirilmiş aynadan yansıyıp tekrar tavana ulaşması için aldığı yolu, bir zaman standardı olarak tanımlar. Bu sarkaçlı saatte bir salınımın saniyeyi göstermesi gibidir. Yani ışık ışınlarının aynadan yansıyıp geri dönmesi saatin bir tik takına karşılık gelir. Işık hızı tek mutlak büyüklük olduğundan, zamanın ışık hızına göre ölçülmesi bir hata içermez.

b) Trenin dışında bulunan gözlemciye göre vagon hareket halinde olduğundan, lamba ve ayna da hareket halindedir. Işık ışını lambadan çıkıp aynadan yansımak için yol alırken aynı zamanda ayna da yol almaktadır. Dolayısıyla ışığın lambadan çıkıp yansıyıp geri dönmesi için aldığı yol trenin dışındaki gözlemciye göre daha uzundur. Yolun uzun olması geçen zamanın da uzun olmasını gerektirir. Trenin dışındaki gözlemciye göre ışık saati daha yavaş tik-tak yapar.

Evrende değişmeyen tek büyüklük ışık hızı olduğu için zaman kesin olarak, ancak ışık hızına dayandırılarak yapılan saatlerle ölçülür.

Günlük yaşantımızdan edindiğimiz deneyimler nasıl zaman mutlak bir büyüklük gibi algılamamıza neden oluyorsa, aynı deneyimler uzunluğu da mutlak bir büyüklük olarak, ölçenden ölçene değişmeyen bir büyüklük olarak algılamamıza neden olur. Bir metre uzunluk Ankara'da da Paris'te de bir metredir. Hiçbir kimse herhangi bir uzunluğun, uzunluğu ölçen gözlemciye değişebileceğini düşünemez. Bunu ancak Einstein gibi birisi düşünebilir.

a) Vagon içindeki gözlemci vagonun uzunluğunu vagonun bir ucundan çıkan ışığın diğer uca ulaşması için geçen zaman olarak ölçer. Işık hızı ve geçen zaman bilindiğinde uzunluk da bilinir. Bu vagon içindeki gözlemcinin ölçtüğü uzunluktur.

b) Trenin dışındaki hareketsiz gözlemciye göre vagon hareket etmektedir. Vagonun bir ucundan çıkan ışık ışını diğer uca giderken o uçta ışığa doğru yaklaşmaktadır. Dolayısıyla dışarıdaki gözlemciye göre vagonun uzunluğu daha kısadır.

Görelilik kuramı uzunluğun mutlak bir fiziksel büyüklük olmadığını, ölçüm yapan gözlemciye göre değiştiğini kanıtlamıştır. Hareket etmekte olan vagondaki gözlemci vagon uzunluğunu, vagonun diğer ucuna gönderdiği ışık demetinin duvardaki aynadan yansıyıp geri dönme zamanını ölçerek, ışığın hızı da bilindiğine göre hesaplayabilir.

Özel görelilik kuramı, ayrıca kütle ve enerji arasında bir eşdeğerlik önerir. Bu eşdeğerlik, Einstein'ın imajıyla adeta bütünleşmiş ünlü E= Mc^2 formülüyle ifade edilir. Çok basit bir ifade olan bu eşitlik, maddenin yoğunlaşmış bir enerji türü olduğunu söyler.

Einstein'ın çıkardığı sonuç kütleçekim ile ivmenin bir paranın iki yüzü gibi birbirinden ayrılmayan fiziksel büyüklükler olduğudur.

İvme ve kütleçekim eşdeğer olaylardır. Yerçekimi tarafından yerkürenin merkezine doğru çekilmeyle merkezden dışa doğru radyal doğrultuda ivmeli hareket yapmak aynı fiziksel olaylardır. Yerküre üzerinde ağırlığın hissedilmesi yerçekiminin bir sonucudur. Yerküreden çok uzaklarda yerçekiminin etkin olmadığı uzay bölgesinde ağırlıksız bir ortamda, tüm kuvvetlerden soyutlanmış bir durum söz konusudur. Ancak içinde bulunduğumuz roket ivmeli hareket etmeye başladığında, yerküreden çok uzaklarda olmamıza rağmen ağırlığınızı fark etmeye başlarsınız. Roket yerçekimi ivmesine eşit bir ivme ile hareket ediyorsa yerküre üzerindeki ağırlığınıza eşit bir ağırlık ölçersiniz.

Kütleçekim kuvveti ile ivmeli hareketten kaynaklanan kuvvetler birbirlerinden ayırt edilemezler.

Eşdeğerlilik ilkesi ne anlama gelir? Özel görelilik kütleçekimi kuvvetini göz önüne almadan, genel görelilik ise alarak geliştirilen kuramlardır. Özel görelilik, uzay-zaman bütününü yani dört boyutlu Minkowski uzayını hareketleri belirleyen bir koordinat sistemi olarak ele alır. Bir cisim kütleçekim kuvvetinin etkisiyle hareket ediyorsa, mutlaka ivmeli  (ivmeli hareket, hareket eden cismin hızının zaman içinde değişmesi yani artması veya azalmasıdır) hareket yapıyordur.

Yüksek bir kuleden serbest bırakılan bir taş bize göre artan hızlarla yani ivmeli hareket yaparak düşer. Taşla beraber düşen bir gözlemci ise kütleçekim kuvvetini hissetmez yani tüm kuvvetlerden soyutlanmış bir durumda olduğundan eşdeğerlilik ilkesine göre ivmeli hareket yapamaz. Düşen taşın evrenin derinliklerinde yüzen bir astreoitten farkı yoktur. Biz taşı lokal bir referans sisteminde gözlemlediğimizden onu ivmeli hareket yapıyor gibi görürüz. Ancak tüm evren göz önüne alındığında taş ile astreoit hareketi özdeştir. Böylece Einstein, evrenin tüm dinamiklerini belirleyecek bir hareket standardı ortaya koymuştur.

a) Genel göreliliğe göre kütle kendi çevresindeki uzay-zaman geometrisini belirler. Güneş yakınlarıdaki yer değiştirmeler eğri yüzey üzerinde meydana gelir. Güneş'in yakınlarından geçen ışık ışınları da bu eğri yüzey üzerinde yol alırlar.

b) Güneş kütlesinden binlerce kere daha büyük kütleye sahip karadeliğin uzay-zaman geometrisi, Güneş'inkinden daha fazla eğiktir. Kütle büyüdükçe eğrilik artar. Karadeliğin çekim alanına giren bir ışığın tekrar bu alanın dışına çıkması söz konusu değildir.

Ancak evrenin her noktasında ışık yerküre çevresinde olduğu gibi doğru yol boyunca hareket etmez. Genel görelilik bunun böyle olmadığını göstermiştir. Örneğin Güneş gibi devasa kütleli gök cisimleri çevresinde ışık doğru yol boyunca değil eğri boyunca hareket eder.  Genel göreliliğin bu öngörüsü yukarıda belirttiğimiz gibi deneylerle ispatlanmıştır.

Zamanda yolculuk ancak devasa bir gökcisminin ışığı dairesel bir yörüngeye oturtacak kadar büyük kütleye sahip olduğu bir bölgede veya süper bir uygarlığın şartları yerine getirebilecek  bir teknolojiyi üretebilmesiyle olasıdır.  Einstein'ın büyüklüğü bütün bu anlattıklarımızı düşünerek ve hesap ederek bulmuş olmasıdır.

-----------------------------------------------------------------------------------------

Arkadaşlar bir profesörün kitaba yaptığı XXX sayfalık giriş babındaki yazılarından altlarını çizdiklerimizdir... Devamını da nasipse yazacağız altını çizdiğimiz yerleri tabii ki... Şimdilik bu kadar yeter... :)

Şu da sağdaki kitaptan şimdilik yaptığım alıntılar:

https://otedekilerr.blogspot.com/2023/12/zaman-yolculugu-kitaplarnda-altn.html

Mart Ayı Hoşgelmiş

 Merhaba dostlar,

Mart ayına girmiş bulunmaktayız... Son gün epey dinlendim ve ilaçları da peş peşe alınca beynimiz sersemleşti biraz... Çay ve kahve ile yavaş yavaş normal haline geliyor... :)

Derslere de bugün bakacağız sisteme yüklenince ve bugünkülere de... Bugün saat 21 ve 23'te dersler var... 3 tane de dünden kalma ders eder 5...

Beynimiz uyuşmuşken pek bir şey yapamıyoruz, sadece buraya yazıp, önceden onu da canımız istemiyordu uyuşukluktan, dediğimiz gibi yavaş yavaş açılıyor...

Şu güzel dervişlerin müziğini dinliyoruz... :)


Son gün epey uyuduğumuzdan, bugün hiç uyumadan  saatleri geçirelim... :) Fazla uyku yaramaz demiştik... Bizim de uykumuz yaklaşık 22-24 saatte bir geliyor... :) Yani 22-24 saat uyanık, 10-12 saat de uykulu geçirirsek tamamdır bizim için gibi... :) Ancak klasik bir düzen yok... :) Bazen 4 buçuk saat uyku dahi yetiyor... :)


Şu kitaplara göz atalım gece boyunca... Nasıl olsa dünyanın belki de en serbest adamlarından biriyiz... :) Rızkı da kafaya takmıyoruz çünkü rızık Mevla'dandır... :)

Altlarını çizerek okumalara devam... :) Hala beynimiz tam açılmadı yani uyuşuk... :) Sayısal formülasyonun az olduklarından birinden başlayalım okumaya vira bismillah deyip... :)


Evet dostlar, 250 gr kıymalı börek, 250 gr su böreği ve 4 adet de peynirli poğaça sipariş ettik... :) 
 
Bugün nasipse sadece zamanda yolculukla ilgilenmeyip, oyunumuzu da kodlayacağız inşallah... 5 de derse gireceğiz inşallah ve de bir de deneme yapacağız nasipse... Bu görevlerimiz var... Önce kahvaltı, sonra 2-3 saat kadar oyun yapımı, sonra dersler, akşam deneme ve gece de canlı dersler inşallah bugünkü program... Namazlara da gayret edelim, borçları ödeyelim ve süper verimli bir gün olsun inşallah Allah'ın izniyle.. :)

29 Şubat 2024 Perşembe

Sabah Ezanı Yaklaşırken

 Hiç uyuyamadan sabahın 5.30'unu geçirdiğimiz bir sabah daha... :) Kafam her hangi bir şeylerle meşgul iken hiç uyuyamıyorum... Mesela burada da paylaştığım 3 zaman yolculuğu kitabını incelemeliyim... Oyunumu yapmaya devam etmeliyim... Son derse de girdim ve biraz diferansiyel denklem çalıştım... Sanki bana öyle geliyor ki bundan sonra hemen hemen her derse gireceğiz, giremezsek de yüklenince hemen izleyip sonraki derse gireceğiz... Ekpss'ye de hazırlanmalıyız eğer iş biletini de almak istiyorsak...

Uyuyamıyorken ders de çalışamıyoruz... Sadece buraya bir şeyler karalayıp içimizi döküyoruz... :) Beynimiz manikleşiyor iğneyi vurulmaya son 3-4 gün kala... :)

Allah'tan çok yüksek seviyede bir rahatsızlık değil... Okul okumamıza engel değil... Bilhassa uzaktan okulları... Kaldı ki normal okulları da bitirdik... :) Ama henüz bitiremediklerimiz de var... 

Yalnız devletin mesai saatlerini kısaltması lazım bize göre... Bir şeyler araştıracak, okuyacak, üretecek zaman bulabilmek için...

İnsanlar geçim derdinden dolayı, bilim üretmekten uzak kalıyor... 

Vites arttırmalıyız vites... Çevik binici olmalı... Bu kadar miskinlik tembelliğe girer yoksa... Daha yaşımız 37, belki de yarıladık belki de yarıyı da geçtik... :)

Hastalık Cenab-ı Haktan... :) Şifa da O'ndan... :)  Son 5 günün namazları duruyor daha 17 * 5 = 85 eder... Borçlar birikiyor... Kafa hastayken namaza da meyledemiyoruz fazla... İyiyken akıyor sadece huzurla... :)

Mevla ilim öğrenmeyi ibadetin de önüne koymuş... :) Önce insanlara bunu öğretmek gerek... :)

Arkadaşlar şöyle bir kitap sipariş ettim... :)


Tam da bizi anlatan konu... Nokta atışı yapacağız inşallah... Çevik binici olmalı diyoruz... 37 sene aheste hareket ettik... Bari bundan sonra hızlanalım Allah'ın da yardımıyla... :)

Öyleyse hiç uyumadan abdest alıp 85 + 4 = 89 rekatı kılmayı deneyelim... Nasıl olsa uyku yaramaz... :)

Dostlarım bir kısmını tamamladık... Kalanı da sonra inşallah... :)


18 Şubat 2024 Pazar

Pazar Günü Başlasın Bakalım

 Arkadaşlar Ekpss'ye aşağıdaki kaynaklar ile Benim Hocam ders videolarından hazırlanmaktayız...

Sınava yaklaşık 2,5 ay kala hazırlıklara başlamış bulunmaktayız... Hedef bu kaynakların hepsini 2,5 ayda tarayabildiğimiz kadar tarayabilmek, mümkünse bitirebilmek... :)

2022 olanları önceden almıştık ama Ekpss'ye girememiştik çünkü henüz raporumuz çıkmamıştı... :)

Bu sene nasip olursa ilk defa gireceğiz... :)


Tarihten ikinci dersin de yaklaşık yarım saatlik bölümü yani yarısı kadarını inceledik... Biraz kafayı dinlendirelim... :) Ancak yıllar sonra ilk defa doğru düzgün bir işe girme fırsatı bu sınav... :) Doğru değerlendirelim...

Edep bilmeyen insanlardan uzakta durmak gerek... Çok boş konuşurlar, bir de kendilerini dünyanın en akıllı insanı zannedenleri var... :) Daha Hakk'ı bilmezler, bir şey bildiklerini zannederler.. :)


Dostlar, son bir-iki gün Ekpss çalıştık... Saat 3.20'ye yaklaşıyor... 
Pazar Programı:

Yarın 10.00 gibi kalkıp, kahvaltı yapıp oyun kodlamaya koyulalım, son sıkıntıları oyundaki gidermeye çalışalım... :)

Game-developer olalım biz gene yarın, sonra tekrar Ekpss çalışırız... Aslında hep game-developer olsak ve iyi bir şeyler üretebilsek çok da kazanç sağlayabiliriz gibi ancak çabuk sıkılıyoruz... Arıza çıkınca sıkılmak yok, oyun yatınca sıkılmak yok... Güzel bir şey üretince alınan keyif, paha biçilemez... Kaldı ki bu konuda yeteneğimiz de var... :) Sadece tecrübe ve biraz daha keskinleşmek lazım kodlamada... :)

Dostlar sabaha karşı 6.30 gibi yatıp 10.30 olmadan da kalktık... :) Gece biraz oyun kodladık... :)

Arkadaşlar bugün bir adet deneme çözdüm ve 73,7 puan geldi... Artıramazsak puanı kazanamıyoruz, Acilen Türkçe, tarih, coğrafya ve vatandaşlık çalışmalıyım... Zaman kalırsa da matematik... :)

Öyleyse namazlarımızı kılalım ve uyuyalım... :) Bu arada tebrikler aslanlar...(Galatasaraylılar) :)

Bugünkü işlem tamamdır... :) 


Evet dostlarım saat 3.45'e yaklaşırken yazıyorum bu satırı... 22. ve 23. matematik videolarını da izledik... Yani yaş ve işçi problemleri başlıklarıydı... Havuz problemleri de vardı... :) Bu konular basit de olsa eğlenceli... Ortaokul öğrencilerine matematik anlattığımdan 5 yıl kadar bu konuları fena bilmem doğrusu... :) Ancak arada zorlayıcı sorularla da karşılaşabiliyoruz... :)

Bitter Sweet Symphony :)

 Merhaba dostlarım, Zaman yolcusunun adımlarını takip etmekten vazgeçiyorum... Elif'ten de vazgeçiyorum... Mecbur muyum zaman yolcusunu ...