Beni çuvala sokmuştun.
Şimdi tılsım bozulmuş ama yine de güzel sayılırsın.
Boğaziçi'ndeyken beni sarhoş etmiştin.
Üstelik şarabın kendisiyle değil, kokusuyla...
Artık istesen de edemezsin.
Çek rakıyı yitip giden aşklarının yerine.
Evlendin ve oyun bitti.
İsa gibi acılar çektim.
Sense hepsine gülüp geçtin.
Deryadaki bir damlasın.
Sözlerim keskin kılıç gibidir.
Ama kılıcı senden almadım.
İsa İsa'ya bakıyor, arka mahalleye değil... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder