crossorigin="anonymous"></script>
Günaydın dostlar, gece 03.25 gibi yattık, sabah ezanıyla 06.40 gibi kalktık... Geceleyin yatana kadar 55 sayfa kadar Divan-ı Kebir okumuşuz. Dost Mevlana iyicene bizi mest eylemiş. İlaçlarımızı aldık... Daha başlamadığımız kitaplarımız da var ancak, daha evvelden okuduğumuz Ariflerin Sultanı Bayezid-i Bistami Hayatı ve Menkibeleri (Düsturu'l-Cumhur) isimli kitaba da ikinci tur başlayacağız. Çünkü dostu anlatan kitap da ilim deryası... Şimdi bir kahve yapalım... İçimizde o kadar çok ilim öğrenme isteği var ki, ibadetlere ya da tesbihata fırsat bırakmayacak kadar... :) Biz gene bir fırsatını bulup, Hakk'ı tesbih etmekten ve taatten de geri kalmayalım... Hakk'a şükürler olsun...
:)
Dostlar, sabah ibadetlerini ve virdini tamamladık... Şimdi kahvaltımızı da yaptık. Bir börek, bir kek... :) Şimdi ilim öğrenme faslina geçebiliriz. Allah beynimizdeki sıkıntıya derman olsun inşallah... Hangi ilmi öğrensem diye kararsız kalıyorum. Adeta öküz açlığı var ilme karşı... Bu sabah daha çok uhrevi ilimlere karşı ama dünya ilmine karşı da durum bundan pek aşağı kalır değil... İlimden nasip aldıkça içimizdeki cehaleti görüyoruz... Rabbimiz tevazumuzu da güzellerden eylesin inşallah... Yalnız bu hastalık derdi bize İsa Aleyhisselam'ı hatırlatıyor ve içimizden O'nu anlatan kitapları da okumak geliyor, ancak önce ariflerin sultanı ikinci tura başlamak dedik... :)
Henüz 26. sayfaya geldim şu sözün altını çizdim:
Dostun rızasını elde et ve gerisini bırak.
Altını çizdiklerimi burada paylaşacağım...
"Ben beni zikredenle beraberim" meclisinin yaygısına yaklaşanların...
"Ancak Allah'a kalb-i selim (temiz bir kalp) ile gelenler (o günde fayda bulur) (Şuara 26/89) ayetindeki gönül sahipleri ile keçe altındaki padişahların mürşidi ve önderidir. Şiirin de dediği gibi:
Beyit
Yol salikleri olan bu zümre
Keçe altında padişahtırlar
Dünya'da herkesin bir yari var, Yusuf'tur benim yarim (Benim de İsa sanırım :))
Dünya'da herkesin bir karı var, aşktır benim karım
"İşte şimdi gerçeği anlattın" (Bakara 2/71).
"Aşıkların bir nefesi, iki cihanı yakar ve iki ateşi (dünya ve ahiret ateşini) söndürür" sözü bu topluluk içindir ve bu topluluğun sırlarının kaşifi bazı semavi kitaplarda geçen,
"Ey sadıklar! Benimle mutlu olunuz ve benim zikrimle nimetleniniz" kelamıdır.
"Çalışanlar, böylesi bir kurtuluş için çalışsın" (Saffat 37/61) haberi, onların mertebelerinin yüceliği ve hallerinin olgunluğundan nişan verir.
Sultanü'l - arifin Bayezid,
"Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme" (İsra 17/36) - senin ilmin bildiğin gibi değildir - yasağının merkezinden uzak dururdu.
İbn Abbas [radıyallahu anh] şöyle der:
"Genç bir kimse evlenmedikçe ibadeti kamil olmaz."
Sultanü'l - arifin Bayezid,
"İlim Çin'de olsa bile arayınız. Muhakkak ki ilim her müslümana farzdır" hadisinin hükmünce her müslümana, farz ilimi tam bir şekilde talep etmenin gerekli olduğunu söylemiştir.
Beyit
İlim götürür seni Allah'ın kapısına
Değil mal mülk, makam, nefis tarafına
Her kimin ilmi yoktur, çıkar yoldan
Kısa kalır eli o saraya ulaşmaktan
-------------------------------------------------------------------------------
Her an, Allah'ın sırlarından bir sır olan,
"Rabb'in sadece kendisine kulluk etmenizi ... kesin bir şekilde emretti" (İsra 17/23) sırrını dillendirip gönlüne nakşetti.
Beyit
Kabullenme Allah dışındaki bir şeyi
Gönlünü ağyardan tamamen çevir
Allah'ın dışında bir şeye bakarsan
Cebrail hizmetine gelmeyecektir.
----------------------------------------------------------------------------
Bu kadar ilim başımızı döndürdü dostlar, sayfa 43'e de geldik. Yazınca daha anlamlı oluyor ve kalıcı. Allah bu okunanları gönlümüze de nakşetsin... :)
Biraz dünyevi müziklere bakalım başımız daha da dönmeden...
Hikmetler artıyor dostlar, öyle dua etmiştik. Cenab-ı Mevla duamızı kabul ediyor sanırım, belki bunlar küçük hikmetler ancak size bunları yazamam. Kendiniz bu yolları yürüyün... Allah'a emanet olun... :)
Şimdi dostlar saat 11.00'e yaklaşırken birazcık daha dünyevi kitaplardan olan Saatleri Ayarlama Enstitüsü kitabını okuyabiliriz, en son sayfa 18'de kalmıştık... Fazla ilim bizim beynimizi uçurur Alimallah... :)
Sayfa 37'ye geldik dostlar, çok hızlı gitmedik. Şimdi biraz dinlenmece... Şu güzel Rafet El Roman şarkısıyla neşeleniyoruz... :)
Biraz kek yedik dostlar, şimdi öğle ibadet vakti yaklaşıyor o zamana kadar biraz Tehlikeli Oyunlar romanına göz atalım...
Sadece 5 sayfa okuduk ki yorulmuşuz... Dostlar ayıptır söylemesi, dün aldığım mega çiğ köfte menüden 2 tanelerdi biri kaldı, onu yiyeyim en iyisi öğle ezanı okunmadan... Rabb'im canı çekenlere de yemeyi nasip etsin... :)
Dostlar ibadet ve tesbihat faslını bitirdik. Şimdi az uyuduğumuzdan biraz kestirebiliriz, ancak alarmı kurmak suretiyle.. Saat 13.30, 15.30'a kuralım yeter... :)
Dostlar, 13.30'dan sonra yatınca bir 45-50 dakika uykuya dalamadık. Sonra daldık ve akşam 18.15'e gelirken uyandık. Neyse ki sabah çok uyumamıştık, dengelenmiş... Moral bozmak yok, uyku da bir ihtiyaç... :)
Şimdi yemeğe çağırıyorlar... Biraz atıştıralım, öğrenmeye devam nasipse... :)
Evet dostlar, Bostan kitabını elimize aldık ve bırakmamız da bir oldu. Çünkü hastalıktan ve uyumaktan fehim azalmış, kavrayamıyoruz daha doğrusu konsantre dahi olamıyoruz yazılanlara...
Böyle dertli anlarda dinlenmek aladır... Biraz sabredelim, bekleyelim... Belki tesbihat belki ibadet yaparız...
Rüya gördüm ama ne rüya gördüğümü hatırlamıyorum. Sanki pervane gibi bir şeyin etrafında dolaşıyordum, ateş gibi... Tam hatırlamıyorum, hayal meyal... :)
Biraz beynimizin yangını geçsin, pervane gibi anında ateşe atılmayalım. Yanacaksak da yavaş yavaş, anında değil... :)
Biraz okul derslerini inceleyelim dostlar, fazla ateş beyni yakar. Biraz da serinlik... :)
Evet dostlarım, lineer cebir dersinin 8. haftasını işlemiş hocamız. İlk 23 dakikayı izledim ve mola verdim dersin ortasında biraz yorulduğumdan... 53 dakikalık ders. Determinantlara geçmiş hocamız... İlmim arttıkça, hem uhrevi hem dünyevi Rab'be şükretmedeyim. Bilmediğim şey çok... Fehimi yükseltmeliyiz...
Neşe ile doluyor içim öğrendikçe... :)
Adeta bir ejderha gibi epey ilimleri yutasım var... :D
Ancak bir de gelir lazım... Yarı zamanlı seveceğimiz bir iş... Ya da 9.00-15.30 memurluk gibi... Ancak zaman kazanabilirsek öğrenmeye vakit kalır... Yoksa sevmediğimiz işlerde köle gibi çalıştıkça pek bir mesafe alamayız... Çalışmak da bir ibadet ama ilim çok önde... :)
Evet dostlarım, matematik dersini bitirdik... Çok güzel dersti ve çok zevkliydi. Sadece biraz el alıştırması yapmak gerekebilir takılıp kalmamak için çünkü yazan el yazmayan elden üstündür demişler... Hocanın verdiği soruları kendimiz bir kere çözmeye uğraşsak yeter... Belki bu 8 dersi sınavdan önce hızlıca üstünden geçeceğim. Bir de içerikten pekiştireceğim, bir de birkaç soru çözdüm mü yeterli seviye olur... Ancak eski okulumda hem İngilizce olduğundan hem de sorular epey kazık hazırlandığından epey zorlanırdık... :)
Biraz daha dünya ilmi öğrenelim... Elektrik devreleri, direnç devreleri akım bölücüde kalmışız içerik okumada en son. Bir de son iki elektrik devreleri dersini izlememişiz...
Derslere düzenli giren bir öğrenci değiliz. Sadece ilk hafta düzenli girdik. Sonra da açıkçası pek canlı giremedik.. Hastalık, sağlık, akas tukas ilerliyoruz... Çok şükür Mevla'ya... :)
Dostlar akım bölücü ve seri-paralel bağlı dirençlerin eşdeğerinin bulunması konusunu da gördük ama beynimiz ilaç diye sinyal veriyor... Devre indirgeme yöntemiyle analize biraz dinlendikten sonra bakacağız... Eğer fehmimiz artarsa Boğaziçi'ni dahi bitirebiliriz buna inanıyorum... Eğer şiir gerçeklerse bu olacaktır... Ya nasip... En doğrusunu Mevla bilir... :)
Güzel Mevla'm sen fehmimizi ve muhakeme gücümüzü arttır, hastalığımıza şifa ver. Sen şifa verenlerin en hayırlısısın...
Dostlar şöyle bir devrenin analizini okuduk devre indirgeme yönteminde... Güzel anlatmışlar.
Bu okuldan çok memnun kaldım. En sevdiğim okul bu okul oldu. Belki de hiç okula gitme derdi olmadığından, bir de anadilimizde eğitim verildiğinden olabilir...
Yıldız-üçgen dönüşümlerini de inceledik ancak o formüller biraz karışık, hepsini ezberleyemedik ancak öyle de bir soruyu çözdük fakat dirençler eşdeğerdi... Eşdeğer olmasa da çözerdik ama formüle bakarak... Yani formül hafızamızdan anında uçar, o kadar kuvvetli hafızamız yok maalesef... Ancak çok soru çözersek öğrenilir o formüller henüz kalıcı hafızaya alınmadı ve belki de hiç alınmayacak... :)
Eski çalıştığım konulara göz atmayınca ya da tekrar etmeyince unutmuşum. Testte %67 başarı geldi.. Biraz yetersiz gibi... Daha müsait bir zamanda tekrar bakmalıyım o notlara... Yani direnç devreleri konusu tam oturmamış... Zor sorular da var... Bir şey tam oturmadan bir sonraki stepe geçersek patlama ihtimalimiz yüksek... O bakımdan burada duralım ve bu iki konuyu (Temel Kavramlar ve Direnç Devreleri) tekrar çalışalım... Hoca en son seyrettiğimiz derste 5. ünitedeydi, belki şimdi 6'dadır. Biz daha ilk 2'yi oturtmadık. Bu ders zorlayacak bizi...
Allah'tan daha en yakın sınava 9 gün var... Daha dersleri bitirmedik belki 3-4-5 derste. Kimisinde en başlardayız...
O bakımdan biraz kitap okumaları ve manevi ilimler şu sınav haftası yaklaşırken azaltılmalı ve ders videoları ve içeriklerine ağırlık verilmelidir... Aksi halde sorumluluklarımızı yerine getirmemiş oluruz... :)
Yavaştan uykumuz da geliyor, biraz tesbihat, ibadet etmeye pek takat kalmadı... :)
Saat 00.00'a yaklaşıyor, biraz uyuyalım, alarmı 5.30'a kuralım ve imsak girmeden ikindi ve akşamı önden alıp yatsıyı da yetiştirelim inşallah... Akas tukas gidiyoruz ama buna da çok şükür... Herkese hayırlı geceler... :)
