24 Eylül 2025 Çarşamba

Güzel Bir Çarşamba :)

 Merhaba dostlarım,

Tarih 24 Eylül 2025, günlerden de çarşamba... :) Sizleri sevmedeyim dostlarım... :) Keyifli bir çarşamba öğleden sonrasındayız... :)) Kahvemiz yanımızda, keyfimiz mis... :) Allah'a şükürler olsun ki mutluyuz... Aslında başımızda biraz hastalık sıkıntısı da var ancak o mutluluğumuza engel değil... :)))

Balkonda mevzilenmişiz... :)) Aklımıza Orhan Veli'nin dizeleri gelmiş gene... :) Sizlerle paylaşalım... :)

Benim son dönem şairlerinden en sevdiğim Orhan Veli'dir dostlar... Mevlana'nın ve Yunus Emre'nin şiirleri de çok güzeldir, enfestir ancak onlar önceki dönemlerden... :)



Arkadaşlar dün ilk ders sırasında dışarıdaydık, TV'lere bakıyorduk, belki babam yeni bir TV alır eve... :) Önceki TV'yi tee biz Boğaziçi'nde okurken almışız... :) Yaklaşık 16 sene geçmiş... :) 65'' güzel bir TCL alırız belki 59000 TL civarına... :) Neyse dostlarım dün ikinci derse yetiştik ve ikinci ders de bilgisayar güvenliği dersiydi... :) Şimdi daha ikindi öncesindeyiz... :) İlk dersi izlesek çok iyi olur... :) Akşama 19.00'da da proje yönetimi dersi mevcut... :) Güzel bir çay dolduralım dostlarım, bizden keyiflisi nadir bulunur... :) Rab'be elhamdülillahlar olsun... :))

Dostlarım saat 17.50'ye yaklaşıyor ve dün seyretmediğim dersi de izledim... :)

22 Eylül 2025 Pazartesi

Güzel Bir Pazartesi Akşamı :)

 Arkadaşlar herkese selamlar,

Güzel bir pazartesi akşamındayız şu anda... :) Okulumuzdaki dersler de yarın başlıyor. Ders programımız da belli olmuş... :) Daha proje 1 dersi programda gözükmüyor. Çünkü o derse henüz hoca atanmamış... :)


Arkadaşlar bu dersler başlayadursun biz de oyunumuza son yeni leaderboad'u da yapıp oyunu piyasaya sunmalıyız... :)

Bu işi de uzun bir süre salladık... :) Elif'ten de negatif geri dönüş alınca, biraz üzüldük ama hayat devam ediyor... :) Dünya'daki tek iyi, güzel ve akıllı kız da Elif değil elbette... :) Daha iyileri de bulunabilir... :)

Hayat devam ediyor şu an bizim için dostlar. Daha yapacaklarımız var. Bu 7. dönemi de başarıyla tamamlamalıyız... :) Okula kabul ederlerse oyunumuzu proje 1 olarak sunmalıyız... :)

Ayrıca Ocak atamalarını da ümitle beklemeli ve bir yandan da Ekpss 2026'ya da biraz hazırlanmalıyız... :)

Tercihleri İzmit'ten mi yaparız yoksa İstanbul'dan mı yoksa karışık mı yaparız bilmiyorum... :) Daha o zamana çok var... :)

Uzun bir müddet bu oyun işi durdu... :) Tekrar başlanılacak zamanı bekliyor... :) Kendimizi iyi hissedince ona da başlarız tekrardan... :)

Sizleri seviyoruz dostlar Allah'a emanet olun... :)


20 Eylül 2025 Cumartesi

Pazar Günü Yaklaşırken :)

 Merhaba dostlarım,

Eski günler geride kaldı. Günümüze bakalım... :) Şimdiden sonra biz oyunumuza halen bu yapmadığımız leaderboardu yapmaya girişelim... :)


Okullar da pazartesi günü başlıyor... :) Ahmet Yesevi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği 4. sınıf... :)






Zaman yolcusunu izlemekten de vazgeçiyorum. Boğaziçi'ne afla dönmekten de vazgeçiyorum. Orada çalışmaktan da vazgeçiyorum. Dünyayı kurtarmaktan da vazgeçiyorum. Elif'e rahatsızlık vermekten de vazgeçiyorum... Beni bağlayan hiçbir şey yok kuş gibi rahatladım. Mecbur muyum zaman yolcusunu takip edip de zaman yolcusuna dönüşmeye? Mecbur muyum hastalandığım okula geri dönmeye? Mecbur muyum üstüne üstlük o okulda çalışmaya? Mecbur muyum dünyayı kurtarmaya? Mecbur muyum beni sevmeyen bir kızın peşinden koşmaya? Hayır hiçbirine mecbur değilim. Ne halleri varsa görsünler... :)

Zaman yolcusuna falan da inanmak istemiyorum artık. Onun yolunu izlemek de istemiyorum. Abdallardan olmayı hiç istemiyorum artık. Hedefe doğru koşan yarış atı gibi olmak da istemiyorum. Sevgili de istemiyorum. Ona da ihtiyacım yok. Çünkü yeterince iyi bir kızla karşılaşmadım... :) Hepsi kendini düşünüyor. Sadece gerçek habiplerin yoldaşı olmak istiyorum. Hz İsa'nın, Hz Mevlana'nın, Hz Yunus Emre'nin izinden hiçbir kıza ihtiyaç duymadan ve gönlümde Allah'tan başkasına yer vermeden ilerlemek istiyorum... Çünkü hiçbiri bu sevgiye layık değil... :)


18 Eylül 2025 Perşembe

Lakaplarım :)

 Arkadaşlar herkese selamlar,

Size bana dostlarımın verdiği lakapları söyleyeyim; çitlenbik, manken, oscar, koşi (caughy) ve son olarak taşak dediklerini anladım... :) İlk mahallemde çitlenbik derlerdi, çünkü bisikletimin markası çitlenbikti... :) O bisikletle düşüp burnumu kırmıştım el bırakırken sanıırm 8 yaşında... :) Ayrıca ilk mahallemde beni seven abiler manken de derlerdi... :) Ortaokulda sınıfın kabadayıları, güçlü kuvvetli karizma çocukları beni severdi ve bana oscar derlerdi. Ne alakaysa... Oscar aşağı oscar yukarı... Oğlum sen orta siklet boks şampiyonusun derlerdi... Halbuki ortaokulda da pek kavga ettiğimi de hatırlamam... Kavgayı 17 yaşında bıraktım... Ama belki o zamana kadar 10 defa kavgaya karıştım... Dayak da attım dayak da yedim berabere de kaldık... :) Genelde de döverdim... :) Son kavgamı 17 yaşında yaptım. Kendimden 5 yaş küçük bir çocuğu korumak uğruna... :) O son kavgada durum aşağı yukarı berabere gibiydi... :) İnsanlar beni mülayim biri olarak bilir ama çocukken belki de daha da serseriydim... :) Sürekli maç yapardık sokakta ve bisikletlere binerdik... Eve yatsı ezanına yakın vakitlerde dönerdik... :) Lisedeyken bir kere kavga etmedim. Belki de etmeliydim... Ama nedense Rab beni ettirmedi... Çocuğun ayak bilekleri benden daha kalındı ve okul servisinde kız kardeşim de vardı. Dayak yersem ona belki nahoş görünmek de istemedim... :) Belki o an benim ileride evleneceğim kız da dahil kaderin değişmesine sebep oldu... Her şey Hakk'tan, edilen kavgalar da edilmeyen kavga da. Her işte Allah'ın bir hikmeti vardır... O gün o kavgayı etseydim büyük ihtimal dayak yerdim, çocuk benden kısaydı ama bilek güreşinde güçlüydü... :) Ama şunu da söyleyeyim benim dövdüğüm çocuklar arasında beni bilek güreşinde yenebilecekler de vardı... :) Çocukken çok arkadaşım vardı... :) Her 2 mahallemizde de hayatı yaşardık doyasıya... Kavga mavga aralarda her şey vardı... :) Ama kavga ettiğim çocuklar dahi beni severdi... :) Her neyse içim dışım bir, işte her şeyi size anlatıyorum... :) Nefret ettiğim hiç kimse yoktur, kavga ettiklerim veya etmediğim de dahil... :) Her insanı Hakk yarattı Hz. Muhammed (S.A.V)  dostluğuna... :) Aikidoda 3.kyu'ya kadar geldim 2 senede ama hastalıktan dolayı da bıraktım ama devam de edeceğim inşallah... Hedefim önce shodan sonra nidan ve sonra da sandan olmak. Tarih 2025 Eylül, aikidoyu bırakalı 10 sene oluyor... Dojoya geri döneceğim günü iple çekiyorum... Aikidoda 3. dan olmak demek gerçek manada cesaretli olmak demektir... :) Çünkü o dojoya her çıkışınızda cesaretiniz test edilir... :) 3. kyu demek ise kavga etmesini biraz bilir ama henüz çıraktır demek... :) Tam manada cesaret oluşmamış demektir... :) 2 sene kadar yaptım, yaklaşık bir 8 sene daha yapmalıyım aşağı yukarı 3. dan olmak için... :) Aslında 4. 5. 6. 7. 8. danlar da var ama o kadar da usta savaşçı olmaya gerek duymam... :) Benim hedefim 3.dan... :) O dojolarda gerçek manada taşaklı adamlar var... :) Kadınlar da savaşçı... :) Ben insanlara zarar vermeyi sevmediğim için aikidoyu seçtim... Başlarken biraz düşündüm karate mi aikido mu diye ama Rab bana aikidoyu seçtirdi... Çünkü aikidoda nefret duyguları yer almaz... :) Son olarak ayrıca lisede de koşi derlerdi... Caughy yani matematikle aram iyi olduğu için... :) Ancak edilmemesinde bile gizli bir hikmet var... :) Şunu da öğrendim ki gençler, biri size meydan okursa dayak yemekten çekinmeyin... En fazla 2-3 tane siz yersiniz 1 tane de siz çakarsınız... :) Son kavgamda aşırı serseri bir çocukla kapışmıştım... :) Sadece 1 kez dayak yediğimi hatırlarım o da Erdal'dan. Onda da Erdal bana pek zarar vermemişti Allah'tan... :) Ona da selam olsun palaya... :) Kavga ettikten sonra rahatlama oluyor... Pek de korkmuyorsunuz... Ama kavga etmemek insanı sindirtiyor... :) Ama size tavsiyem siz gene de beladan uzak durun... :))



17 Eylül 2025 Çarşamba

Davul Bile Dengi Dengine :)

Sene 2025 aylardan Eylül... :) Ben kime aşık olduğumu bilmiyorum. 2 kız var, biri anne geçmişten, biri daha genç belki gelecekten... 1. sine ilk görüşte aşık oldum, 2.sine hiç görmeden... 2'si de Boğaziçi'nden... 1.'si Endüstri Mühendisi, 2.'si Fizikçi... :)) 1.'si beni darma duman etti, 2.'si belki toplar... :) 1.'sinin belki de güzelliğine ve oynamasına aşık olmuştum, 2.'sinin henüz tanımadığım ama hissettiğim karakterine... 1.'si çok güzel kızdı. 2.'si güzel kız yani hoş kız. :) 1.'si benden daha zeki, daha güzel, ancak daha iyi değil... :) 2.'sinin zekası da güzelliği de, iyiliği de benimkini andırıyor... Bölümümüz bile aynı... :) Hem ne demişler davul bile dengi dengine... :) Ancak hala aşkı bulamadım... :) Belki de hiçbir kızdan bana fayda yok... :) Olsun Hz İsa da bize manevi sevgili olarak yeter... :) 1.'si benim rehber olarak Hz İsa'yı seçmeme vesile oldu...  Büyük acılar yaşattı... Bir yabancıyla evlendi... :) Çocuğu oldu... Ancak gene de Tanrı'yı bulmama vesile oldu... :) 2.'si belki Hz İsa ile buluşmama vesile olur. 2.si nasip olursa umarım damladan deryaya evriliriz... :)

Bahse girerim 1.si eşine aşık değil... :) Belki yanında belki sevişiyor ve seviyor da ancak, aklı başkasındadır, bende de değildir ya hani, çünkü o kadar da yakışıklı sayılmam... :) O aşk bir fırtınaydı, az daha batıyorduk, gemi epey su aldı... Artık fırtınalarla işim olmaz... :) Hem o fırtına dönemi gençlikte olur... Fırtınalar insanı hasta eder... :) Sağlıktan ve mutluluktan güzeli yok... :) Artık ben huzuru arıyorum... :) Gemiyi fırtınadan güvenli limanlara çekmeliyiz... :)



16 Eylül 2025 Salı

Hoş Gelmiş Salı :)


Merhaba dostlarım,

Güzel bir Salı gününe girmiş bulunmaktayız... :) Biraz daha oturup az sonra uyuyalım... :)

Hoş Gelmiş Pazar :)

 Merhaba dostlarım, Tarih 2 Kasım 2025 Pazar... :) Gece saat 03.10... :) Bu cumartesi günü hocaya göndermedik ancak bu pazar günü gönderelim...